Cebelitarık ve Ebedî Çıkarlar

 

le-rocher-de-gibraltar

Büyük Britanya’nın AB’den çıkış süreci tahmin edilenden daha karmaşık geçiyor. Theresa May Brüksel’le aylardır süren müzakereler neticesinde bir Brexit anlaşması koparmışa benzerken, Londra ile Madrid arasındaki Cebelitarık meselesi yeniden alevleniverdi. 

Londra ve Brüksel arasında görüşmeleri devam eden Brexit anlaşma taslağında Cebelitarık‘tan bahsedilmiyor olması İspanyol hükümetini hayli öfkelendirdi. Madrid, Britanya’ya bağlı Cebelitarık’ın Brexit sonrasındaki statüsü üzerinde İspanya’nın da söz hakkı olduğunu iddia ediyor. Hatta İspanya, eğer Cebelitarık sorunu çözülmezse Brexit antlaşmasını veto edeceği tehdidini savunuyor.

NATO bünyesinde dost ve müttefik olan Birleşik Krallık ile İspanya’yı birbirine düşüren 33 bin nüfuslu Cebelitarık, 1713 yılından beri Britanya’nın kontrolü altında. Burası, Akdeniz’le Atlas Okyanusu’nun bağlantı noktasındaki stratejik konumuyla Londra’nın elini üzerinden çekmeye niyetli olmadığı bir kara parçası.

Birleşik Krallık’ın geçmişte Cebelitarık yanında Malta ve Kıbrıs’ı da denetimi altına alarak Akdeniz havzasının tamamını gözleme ve Süveyş Kanalı’nı emniyete alma imkanı elde etmişti. Bu iki ada artık Britanya’ya bağlı değil; ama Londra hâlâ  Kıbrıs’taki iki askeri üssünün üzerine titriyor.

İspanya ise uzun süredir Cebelitarık’ın “anavatanla birleşmesini” talep ediyor ve 6,7 kilometrekarelik bu arazi üzerinde hak iddia ediyor. Hatta Madrid yönetimi Cebelitarık’ı “Avrupa kıtasındaki son sömürge” olarak tanımlıyor.

Cebelitarık’ın karşı sahilinde (yani Afrika kıtası üzerinde) kendisine bağlı bir toprak parçası olan Ceuta yüzünden İspanya‘nın Fas’la benzer bir sorun yaşamakta olduğunu da hatırlatmakta yarar var.

image

Gelmiş geçmiş tüm İspanyol hükümetleri Cebelitarık konusunda son derece hassas davrandı. O kadar ki, Prens Charles ve Prenses Diana’nın 1981’deki balayı seyahatlerinde kraliyet yatı HMS Britannia ile buraya yanaşmaları İspanya’nın resmi protestolarına konu olmuştu. İspanya’yla yaşanan krizi kendisine ileten dönemin İngiliz başbakanına Kraliçe  II. Elizabeth’in verdiği “oğul da, gemi de, rıhtım da bana ait!” yanıtı, Britanya’nın konuya dair politikasını özetlemişti.

Kısaca İspanyol hükümeti de, Britanya da her fırsatta Cebelitarık’la ilgili – hiç değişmeyen – tutumlarını hatırlatmayı görev biliyor. Örneğin 2015 yılında bir İspanyol sahil güvenlik gemisi Cebelitarık açıklarında Britanya karasularını ihlal edince İngiliz hükümeti Madrid’e derhal resmi bir kınama mesajı yollamıştı. Brexit çerçevesinde yaşanan mevcut kriz de bu uzun listeye eklendi.

Cebelitarık Londra’nın gözünde 21. yüzyılda dahi vazgeçilemeyecek kadar değerli bir toprak parçası. Zaten 2002 yılında Cebelitarık’ın statüsüyle ilgili bir referandum yapılmış, yerel halk da % 98,48 oyla Britanya’ya bağlı kalmak istediklerini ifade etmişti.

Elbette Londra ve Madrid’in Cebelitarık yüzünden savaşa tutuşacakları yok. Ancak Birleşik Krallık’ın bu konudaki tavizsiz tutumunun da mutlaka bir anlamı var.

Bu tavizsiz tutum muhtemelen, Britanya Başbakanı Lord Palmerston’un 1848’de Avam Kamarası’nda ifade ettiği “ebedi müttefiklerimiz ya da ebedi düşmanlarımız yoktur; fakat ebedi çıkarlarımız vardır,” anlayışından kaynaklanıyor.

Uzun vadeli çıkarlarını tanımlayabilmiş ve bunları küresel düzeyde savunabilen ülkelere de zaten büyük güç deniyor.