Asya’da Enerji Savaşları

Geçtiğimiz hafta büyük güçlerin İran’la vardıkları uzlaşma, bu ülkeye karşı uygulanan yaptırımların yavaş yavaş kaldırılacak olması dolayısıyla dünya ekonomisi için de önem taşıyor. Özellikle İran’ın petrol ve doğalgazını artık daha geniş bir pazara ulaştırabilecek olması kayda değer bir gelişme. 

Aslında Asya kıtasında dünya enerji piyasalarını etkileyecek pek çok gelişme oluyor. Örneğin bir süredir gündemde olan TAPI (Türkmenistan-Afganistan-Pakistan-Hindistan) Doğalgaz Boru Hattı projesi bu alanda önemli sonuçlar doğurmaya aday. 

Eğer tüm pürüzler giderilebilirse bu yıl inşaatına başlanması planlanan bu boru hattının 2018’de faaliyete geçmesi bekleniyor. 1420 kilometre uzunluğunda ve 10 milyar dolar maliyetli proje hayata geçirilirse, yılda 33 milyar metreküp doğalgazın sevkiyatını sağlayacak. 

Mayıs 2015’te Türkmenistan’ı ziyaret eden Pakistan Başbakanı Nawaz Sharif ve hemen ardından bu ülkeye giden Hindistan Başbakanı Narendra Modi, projenin gerçekleştirilmesi için kararlı olduklarını vurguluyor. Boru hattından aktarılacak doğalgazdan yüzde 42’şer pay alacak olan bu iki ülke, giderek artan enerji ihtiyaçlarını gidermek için bu projeye iyi bir fırsat gözüyle bakıyor. Sadece Hindistan’ın doğalgaz talebinin 2021’e kadar bugünküne göre iki kat daha fazla olacağı tahmin ediliyor.

Projenin bir an önce hayata geçirilmesi önündeki en temel engel ise boru hattını kimin inşa edeceğine dair belirsizlik. Adı geçen dört ülkenin eşit hissedarı olduğu TAPI Doğalgaz Boru Hattı Şirketi, şimdiye kadar Chevron, Exxon Mobil ve Total gibi sektörün devleriyle bu konuda bir anlaşmaya varmaya çalıştı. Ancak bu şirketler sadece inşaatı üstlenmeyi yeterince kârlı görmüyorlar ve Türkmenistan’daki doğalgaz yataklarının işletilmesinden pay almayı da arzuluyorlar. Aşgabat yönetimi ise şimdilik buna yanaşmıyor. 

Projenin ekonomik boyutu dışında, enerji konularında hep olduğu gibi, stratejik  boyutları da bulunuyor. Her şeyden önce boru hattının 700 kilometrelik bölümünün Afganistan topraklarından, üstelik Taliban’ın halen güçlü olduğu Helmand ve Kandahar gibi bölgelerden geçecek olması, bir takım soru işaretleri yaratıyor. İkinci olarak Hindistan tarafında eğer bir gün Pakistan’la ilişkiler yeniden gerginleşirse doğalgaz sevkiyatı aksar mı kaygısı mevcut. Tabii tam tersi, bu tür bir enerji hattının mevcudiyetinin iki ülkeyi birbirine yakınlaştıracağını düşünen kesimler de bulunuyor ve bu kesimlerin içinde ABD de var. Washington yönetimi, TAPI Doğalgaz Boru Hattı projesini kuvvetle desteklediğini her fırsatta ilgili taraflara iletiyor. Bu ısrarda Afganistan ekonomisine katkıda bulunma ve Pakistan ile Hindistan’ı yakınlaştırma istekleri dışında, bu ülkelerin İran doğalgazına olan ihtiyacını azaltma arzusu da belki vardır.

Üstelik bu boru hattı projesi hayata geçirilirse Türkmenistan’ın Çin’e olan ekonomik bağımlılığı da önemli miktarda azalacak. Pekin yönetimi halihazırda Türkmen doğalgazının en büyük müşterisi. Türkmenistan’a milyarlarca dolar tutarında yatırım yapan, ayrıca Çin’e doğalgaz aktaran boru hattının inşaatını bizzat üstlenip finanse eden Çin’in Türkmenistan ekonomisi üzerindeki etkisinin azalmasından çok da hoşlanmayacağı tahmin edilebilir.                   

Gerçi Japonya yurtdışına asker gönderme yasağını ve silah ticaretine getirilmiş olan katı kuralları birer birer gevşetirken, Çin’in Asya’nın batısındaki gelişmelerle yakından ilgilenecek fazla vakti de olmayabilir.

(19 Temmuz 2015)

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s